Kayıtlar

Şubat, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sahi On Dört mü Şubat?

Bu yıl da 14 Şubatı ıskaladım :) Şirkete başkaları için gönderilmiş çiçekler ve hediyeleri seyrederek geçti tüm günüm. Eskiden çok üzülürdüm bu duruma ama artık pek öyle değil. Hatta bazen gerçekten bir ilişkiyi yürütmek, birine bağlanmak, bu sorumluluğa sahip olmak bana göre mi acaba diye düşünüyorum. İşin garip yanı bazen böyle düşünüp bazen de yalnızlıktan yakınmam. Sanırım her şey gibi bu da zamanını bekliyor. Belli ki benim için bir ilişki kurma zamanı değil henüz.  Ben de bugünü geçmiş ve şimdiki sevgi anlayışını bendeki repertuar üzerinden karşılaştırarak geçireyim o zaman.  Tarih derslerini hiçbir zaman sevmediğimden mütevellit, insana dair kadim bilgileri her zaman şarkılardan edinmişimdir. Evvel zaman sevgilerindeki içtenlik ve nezaket günümüzde yerini yozlaşmış bir histeriye bırakmış. Bunu şarkılar çok net gösteriyor. Şimdilerde aşk zannettikleri şeyi akıl almaz mısralarla anlatmışlar. Sevgiliye edilen beddualar bestelenmiş zavallı portelere. Aslında bu yozlaşma çok yeni baş

Sen miydin?

 Yalnızlık garip bir duygu. Kişinin en sevdiği kişiye hissettiği yoksunluk. Öyle ki, etrafındaki diğer insanları gözü görmüyor da, ıssız bir adaya düşmüş gibi yalnızlık çekiyor. Bunu da en çok kalabalıklar arasında hissediyor.  " Sen miydin o, yalnızlığım mıydı yoksa?  Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi.  Dilimizde akşamdan kalma bir küfür.  Salonlar, piyasalar, sanat sevicileri,  Yakanda bir amonyak çiçeği,  Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni!  Yalnızlığım benim, pasaklı kontesim,     Ne kadar rezil olursak, o kadar iyi..." Kalın sağlıcakla....